Son Güncelleme: 24 Şubat 2014 19:52 AK Parti Çorum Milletvekili Salim Uslu, halkın iktidarını hazmedemeyenlerin kirli senaryolara alet olduğunu söyledi.
AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, partisinin Alaca ilçesinde açtığı seçim bürosunu ziyaret etti. Seçim bürosunda bir araya geldiği partililere hitap eden AK Parti Çorum Milletvekili Salim Uslu, halkın iktidarını hazmedemeyenlerin kirli senaryolara alet olduğunu söyledi. Yine halk iktidarını hazmedemeyenlerin devlet iktidarı diye bir şey uydurduğunu ve halkın karışamayacağını ifade ettiklerini dile getiren Uslu, devletin iktidar alanı dedikleri söylemin aslında azınlığın kendi ve halkla paylaşmak istemediği iktidar alanı olduğunu kaydetti.
Daha önce Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarının yüzde 25’ini yerli imkanlarla karşılarken bugün bu oranın yüzde 56’ya ulaştığına dikkat çeken Uslu, hedeflerinin en kısa sürede bu oranı yüzde 60’a çıkarmak, 2023 yılında da yüzde 100’e yükselterek yerli savunma sanayi araçlarıyla TSK’nın ihtiyacını karşılamak olduğunu açıkladı. Uslu, bir taraftan ekonomik ve siyasi istikrarı sağlamış diğer taraftan da ‘dostuna güven veren düşmanına korku salan’ askeri bakımdan güçlü bir Türkiye istediklerinin altını çizdi.
AK kadroların güçlü bir Türkiye hayaliyle çalışırken birilerinin ayağına prangalar vurulmuş bir Türkiye arzu ettiğine dikkat çeken Uslu, güçlü Türkiye’ye karşı çıkanların ülkenin IMF, Dünya Bankası, Amerika’ya bağımlı kalmasını, İsrail’in yayılmacılığına, zulmüne, akıttığı kana karışmamasını istediklerini belirtti.
Ülkenin önünü kesmek için yapılan operasyonlarla Türkiye’ye tuzaklar kurulduğunu anlatan Uslu, kurulan tuzaklara karşın Allah’ında bir hesabının bulunduğuna dikkat çekti. Uslu, Avrupa ülkelerinin kendi ülkelerinde yaşananlara karşı kalkan görevi görürken, Türkiye’nin içişlerine anında müdahale etmeye çalıştıklarına vurgu yaptı.
Milletin yüzde 50’sinin oyuyla iktidara gelen AK Parti’nin yıkılamayacağını görenlerin farklı söylemler geliştirdiğine dikkat çeken Uslu, “28 Şubat’ta rahmetli Erbakan Hoca için sandıkla gelen sandıkla gider diyorlardı. Aynı çevreler şimdi sandık her şey demek değildir diyor. Dün başka konuşuyorlar bugün başka. Dün söylediklerini bugün tekzip ediyorlar. Cemil Meriç ‘Olimpus dağının çocukları ile Hira dağının çocuklarının kavgasıdır’ bu diyor. Hira dağına inanan Hira’dan gelen mesaja inanan o mesajı yaşam biçimi varlık sebebi haline getirdiğimiz elimizdeki imkanları Türkiye’nin kalkınmasına kullandığımız için buna izin vermek istemiyorlar. Aramızda çürük elmalar var mıdır? Vardır. Kimlerse bunlar cezası verilir. Aramızdaki çürük elmalar yüzünden tüm aziz asil milleti suçlamak, suçlu görmek sonrada AK Parti’ye oy verenleri yok sayamadıkları için sandığa gitme cesareti olmayanlar ‘bizim Tayyip Erdoğan’la sorunumuz var. Başka sorunumuz yok’ diyorlar. Beddua ediyorlar uzun adama. O uzun adam hayatını ortaya koymuş birisidir. Bir düğünlük bayramlık gömleği birde kefenlik gömleği var” ifadelerini kullandı.
17 Aralık operasyonun ardından ülkeden kaçan sıcak paranın 14 milyar dolar olduğunu açıklayan Uslu, yabancı sermayenin kaçmasının ülkedeki güven ortamının ortadan kalkması demek olduğunu dile getirdi. Böyle bir ülkede yatırım olmazsa faturayı yükselen döviz nedeniyle yatırımcı ve milletin ödeyeceğini vurgulayan Uslu, esas hırsızın fakir fukaranın geleceğine göz dikenler olduğunu belirtti.
30 Mart’ta Türkiye’yi karıştırma hesabı yapanlara ya fırsat verileceğini ya da dur deneceğini dile getiren Uslu, şunları kaydetti:
“Geleceğimizle oynayanların oyunlarını bozacağız. Bunu böyle göreceğiz. Bu sıradan bir seçim değil. Bu ülkeye geleceğine insanlarına çocuklarımızın geleceğine zulüm edilmek isteniyor. Yeniden bir istikrarsızlık dönemine bir batağa götürülmek isteniyor. Bu batağa daha önce girdik ve çıkamadık. Her ay bir şehit tabutu geliyordu. Yüreğimiz dağlanıyordu. Terörden nemalananlara kahrediyoruz. Keşke barış süreci daha önce yaşansaydı ve evlatlarımızı toprağa vermemiş olsaydık. Barış sürecini torpilleyenler kendilerinin varlığını sürdürmek istiyorlar. Ülkeyi kriz kaos içerisinde tutarak teslim almaya çalışıyorlar. Millet kaybediyor silah tüccarları kazanıyor. Türkiye İslam coğrafyasında bir umut oldu. Kiminse para yardımı kimisine gıda yardımı yapıyorsunuz. Herkese ihtiyacı olan oranda yardım ve şefkat elini uzatıyor. Bizim varlık sebebimizde bu. Başbakanımızı diktatörlükle suçlayanlar binlerce insanın ölümünden sorumlu olan kişiyle fotoğraf çektirdiler. Oynanan oyun çok büyük. 11 yıldır ses çıkaramayanlar, gönlümüzde olanlar eğer bugün çıkmış adeta Amerika’yı yeniden keşfeder gibi ithamlarda bulunuyorsa gece yarıları operasyon düzenleyerek bir kısım insanları ve devletin kurumu olan MİT’in başkanı da dahil içeri alıp başbakanı hedef yapıyorsa o zaman bu seçimleri yapacağımız yatırımlardan daha büyük anlamlar taşıyor. Küresel ölçekli bir senaryo ile karşı karşıyayız. Vekil oluruz olmayız bunlar nasip işi sandıktan çıkıp mazbatayı alıncaya kadar nasip işidir. Başbakan seçimleri kaybetmiş batılı güçlerin maşalarının “oh oldu” diyeceği bir sonuca bizim gönlümüz aklımız vicdanımız el vermez. Onun için hepimizi gece gündüz demeden koşturacağız”